Sabah Gazetesi'nde görevinden istifa eden Genel Yayın Müdürü Ergun Babahan bügün okurlarına 'Gönüllü sürgüne gidiyorum' diyerek veda etti<br /> <br /> <b>İşte o yazı<br /> <br /> Gönüllü bir sürgün </b><br /> <br /> Kendimi zorunlu bir sürgüne yolluyorum, ne kadar süreceğini bilmediğim bir sürgün bu. Belki de hiç bitmez, bilemiyorum.<br /> <br /> Ama gönlüm ferah olarak çıkıyorum bu yolculuğa.<br /> <br /> Evet, bakmak zorunda olduğum iki küçük çocuğum var ve bu kararı verirken bunun sıkıntısını yaşamadım dersem yalan olur. <br /> <br /> Bir aydır geceleri uykum bu düşünceyle kaçtı, açıkça itiraf edeyim.<br /> <br /> Çünkü temelli gidiyorum. <br /> <br /> Gün gelir başımı alır giderim diyorum. <br /> <br /> Bir hayat tarzını, ayrıcalıkları bırakıp gidiyorum, çünkü inancımı kaybettim.<br /> <br /> Paranın alamayacağı şeyler vardır, bunların başında inanç gelir.<br /> <br /> O yüzden gün gelir, başını alıp gitmek zorunda kalırsın.<br /> <br /> Bu vicdani ve kişisel bir karardır ve kimseden aynı şekilde davranmayı bekleme hakkım yoktur.<br /> <br /> İnancın bedeli şahsi ödenir. <br /> <br /> Gün, bedeli benim ödeme günüm. <br /> <br /> Ben bu bedeli öderim. <br /> <br /> Kendime saygım, dostlarımın ve çalışma arkadaşlarımın yüzüne bakabilme uğruna, çocuğum bildiğim SABAH'a veda etme zamanı geldiğine karar verdim.<br /> <br /> Bu karar bir günde alınmadı. <br /> <br /> Vicdanım rahat. <br /> <br /> İnancım uğruna gidiyorum.<br /> <br /> İnandığım SABAH'ı yapamayacağım için gidiyorum.<br /> <br /> Gidiyorum çünkü ben gazeteciyim. <br /> <br /> Unuttunuz belki ama gazetecilik bazen gitmeyi bilmektir. <br /> <br /> Ben bu vaktin geldiğini fark ettim. <br /> <br /> 20 yılı doldurduğum SABAH'tan gidiyorum, hem de dönmemek üzere.<br /> <br /> Kalanlara selam olsun. <br /> <br /> Gidiyorum, çünkü artık bildiğim, inandığım SABAH'ı yapma imkânım yok.<br /> <br /> Bu gazeteye Ağustos 1989'da girdim. <br /> <br /> Giriş o giriş. <br /> <br /> 2001 krizi nedeniyle uzakta geçen 1.5 yılı saymazsak burası gerçek anlamda yuvam oldu. <br /> <br /> Belki de SABAH'ı gereğinden fazla sahiplendim.<br /> <br /> Ama bu süreçte gazetenin gerçek sahibinin okur olduğunu bildim ve bu gerçeğe saygı gösterdim.<br /> <br /> Gazeteci olarak iyi bir okulda yetiştim ve bunun için ortalama bir gazeteciden daha ağır bedel ödedim. <br /> <br /> İki çocuğumun doğumunda da karımın yanında olamadım mesela.<br /> <br /> Pişman mıyım, asla. <br /> <br /> SABAH'ta çalışmak bir keyifti ama Dinç Bilgin gibi bir gazeteci patronla çalışmak zordu.<br /> <br /> Yine de o zorluk, bana yıllar sonra bu koltuğa oturtacak deneyimi kazandırdı. <br /> <br /> Ben de işimi çok ciddiye aldım, cumartesipazar demedim çalıştım, kızım Ayşe'yi sadece gazeteye götürdüğüm günlerde görebildim.<br /> <br /> Gece yarıları çok sayfa yıkıp yaptığımız oldu; atladığımız bir haber yüzünden Dinç Bilgin'den köşe bucak saklanmaya çalıştığımız da oldu... <br /> <br /> Kötü yaptığımızda en ağır şekilde fırçalayan, iyi işimizde "Sizinle çalışmaktan gurur duyuyorum" diyen bir patrondu.<br /> <br /> Ne biliyorsam, o öğretti, ben de iyi öğrendim açıkçası. <br /> <br /> Zaten 1984'ten bu yana patronumdu, Yeni Asır'da başlayıp 2008'in son gününde noktalanan bu serüvende istifa kararımı eleştirenlerden biri de oydu.<br /> <br /> Ona "Siz nerelerdesiniz, bizi niye ortalarda bıraktınız" diyemedim elbette. <br /> <br /> Ama bize verdiği emeğe saygımı bir an olsun eksiltmedim.<br /> <br /> Gün be gün ilgilendi bizimle. <br /> <br /> 2002 Ağustos'unda Dinç Bilgin ve Turgay Ciner'in isteğiyle yayın yönetmeni olarak göreve döndüğümde, onun da büyük desteğiyle de bu gazeteyi 190 binlerden alıp Hürriyet'in ensesine dayadım. <br /> <br /> Burada tevazu göstermeyeyim, işimi iyi yaptım, hem de çok iyi...<br /> <br /> Sadece o dönemde değil, SABAH'ın son 7 senesinde de...<br /> <br /> Çünkü bu gazetenin genetik kodlarını biliyorum, okurunu tanıyorum.<br /> <br /> Hâlâ iddiam, bu gazeteyi yapabilecek en iyi gazetecilerden biri olduğumdur, bunu önümüzdeki günler sınayacak zaten.<br /> <br /> Gazetecilik bir inanç ve liderlik işidir. <br /> <br /> Liderliğe inanç ve gerçeği yazabilme iddiası...<br /> <br /> Artık bunu yapabileceğime inanmadığım için gönüllü bir sürgünü tercih ediyorum.<br /> <br /> Bu bir bedel, benim koşullarımdaki bir çalışan için çok ağır bedel. <br /> <br /> Sonucu ne olursa olsun, bugün bu bedeli ödemeye hazırım ve bugün ödüyorum.<br /> <br /> Çünkü ben solcu gençliğimden kalan isyancı ruhumu hiç kaybetmedim.<br /> <br /> Bu işi yaparken hep demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü korudum, haberin gücüne inandım.<br /> Yorumun da özgürlüğüne... <br /> <br /> Hiçbir arkadaşımın yazısına müdahale etmedim, eleştiri okları en ağır biçimde bana yöneldiğinde bile.<br /> <br /> Aldığım kararı küçümseyenler, bana "Aptal" diyenler veya "Çok geç kalmış bir karar" diyenler çıkabilir elbette.<br /> <br /> Ama başta ben, ailem ve yakın dostlarım gerçeğin bu olmadığını biliyoruz.<br /> <br /> Bu kararı medyada pek çok insanın imrenerek baktığı bir pozisyondayken aldım. <br /> <br /> Dedim ya bu tercih edilmiş bir sürgün. <br /> <br /> "Ne var bu kararın ardında" derseniz, cevaplayayım: <br /> <br /> Atıp tutarken mangalda kül bırakmayıp hayatın en kritik sınavında tavırsız kalmak yok.<br /> <br /> Yüzümü bir gün bile kara çıkarmayan çalışma arkadaşlarımı üzdüğümü, sıkıntıda bıraktığımı biliyorum ama dediğim gibi bana artık gitmek yakışırdı.<br /> <br /> İkincisi, bildiğim, inandığım, büyümesine destek olduğum SABAH'ı yapma gücüm, olanağım kalmamıştı. <br /> <br /> Dinç Bilgin "Gazete memurları ile çalışma" derdi, ben de memur bir yayın yönetmeni olmayı istemedim.<br /> <br /> Türkiye bugün gazetecilik mesleğinin çok ciddi sınavdan geçtiği bir ülke.<br /> <br /> Bu sınavın iyi verildiğini söylemek mümkün değil. <br /> <br /> Bu sınavdan pekiyi alacak tavırlarım olduğu kadar, "0"ı hak ettiğim de olmuştur tabii. <br /> <br /> Ama bu sadece benim sorunum değil. <br /> <br /> Rengini, tadını, özgürlüğünü giderek yitiren tüm basının sorunu. <br /> <br /> 25 yıldır elimden geldiğince, gücüm yettiğince demokrasinin, halk iradesinin, azınlık hakkına saygının yanında oldum, tahakküme karşı çıktım. <br /> <br /> Dün karşı çıktım, bugün karşı çıkıyorum, yarın da karşı çıkacağım.<br /> <br /> Belki de biraz bu yüzden gidiyorum. <br /> <br /> Sağlıcakla kalın. <br /> <br /> Sakın anneme işsiz olduğumu söylemeyin, o beni hâlâ SABAH'ın yayın yönetmeni sanıyor.<br /> <br /> <B>Ergun Babahan </B><br /> <br />