Kahramanmaraş Çevre ve Kültür Derneği ile Tarım Doğa Kültür ve Çevre Derneği tarafından başlatılan Kumaşır Gölü Bizim Gölümüzdür Projesi, Avrupa Birliği'nden 10 bin avro hibe kazandı. AB desteği alan projenin uygulanması için de çalışmalara hız verildi.

Kahramanmaraş'ın en önemli sulak alanlarından biri olan Kumaşır Gölü, aynı zamanda nadir ve kıymetli flora ve faunası ile de dikkat çekiyor.

Su ve su kaynaklarının gittikçe önem kazandığı günümüzde de şehrin bu kaynaklarının daha iyi tanınması ve korunması için Kahramanmaraş Çevre ve Kültür Derneği ile Tarım Doğa Kültür ve Çevre Derneği tarafından Kumaşır Gölü Bizim Gölümüzdür Projesi başlatılmıştı.

Bu kapsamda AB'den de destek alması beklenen proje için beklenen gelişme yaşandı. AB'den 10 bin Euro hibe kazanan proje kapsamında Kumaşır Gölü'nün korunmasını kapsayan bir takım eylem planlarının gerçekleştirilmesi için sıkı bir çalışma içerisine girilecek.

2008 yılının ağustos ayında da Kahramanmaraş İl Genel Meclisi'nin bin avroluk destek vermeyi kararlaştırdığı proje halkın gölün korunması noktasında bilinçlendirilmesini de amaçlıyor.

Proje kapsamında dernek birçok kamu kurumu ve sivil toplum kuruluşu ile ortaklaşa hareket ediyor. Bu bağlamda her kurum, kendi payına düşen yardımı yapmaya hazır olduğunu ifade ederek ilgili ortaklık beyannamesini veya iştirakçi formunu doldurarak derneğe gönderdi.

Bu kurumlar arasında İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği, DSİ 20'nci Bölge Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü ve TEMA Vakfı Kahramanmaraş İl Temsilciliği, özellikle projenin hazırlık aşamasında önemli katkıları bulunan Tarım İl Müdürlüğü projede iştirakçi veya ortak olarak yer alıyor.

Doğa ve çevre konularına hassasiyetle yaklaştıklarını söyleyen Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Murat Kalaylı, "Kıymetli bir su kaynağı ve sulak alan olan Kumaşır Gölü ile ilgili bir proje hazırlanması fikri ortaya çıkmıştı. Bununla da ilgili beklediğimiz destek AB'den geldi. Proje kapsamında Kumaşır Gölü sulak alanının göl suyu kirliliğinin azaltılması, doğal ekolojik yapısının korunması, daha iyi tanınması, verilen zararın azaltılması, göle sahip çıkılması noktasında bir dizi faaliyet yürütülecek. Bu faaliyetler içerisinde yöre insanını, öğrencileri ve sivil toplum kuruluşlarını geliştirecek eğitim ve bilgilendirme çalışmaları, kamuoyunu aydınlatıcı programlar, farkındalık oluşturma çalışmaları da söz konusu olacak." dedi. (CİHAN)