Bilgelik, yaşlanma bilimcilerinin artarak araştırdığı bir konu. Neden bazı insanlar hayatı zor, karamsar görüyor? Sadece hassas olmayanlar mı rahat?


Bilgelik bütün çağlarda ilgilenilen bir konu olsa da, bu konulardaki araştırmalar son yıllarda artmış. Bilgelik bir çok bilim dalı tarafından araştırılıyor.


Bilgelik, filozofi, bilgi sosyolojisi, kişilik psikolojisi bilim dalları için de son zamanlarda yoğun bir araştırma konusu.


Bilgeliğin ilerleyen yaşlarla bir ilgisi olsa da araştırmalardaki sonuçların birbirinden farklılığı bilgeliğin kolay tanımlanmasına izin vermiyor.


Bazı araştırmalarda karar verme testlerle ölçülmüş. Yirmi beş yaşından sonraki yaşlarda hem genç gurupların, hem yaşlı gurupların yerinde karar verebildiği görülmüş. Ödüllendirilme olan testlerde, kısa süreli ödüllendirilmelerde gençlerin daha hızlı oldukları, orta ve uzun süreli ödüllendirilmelerde yaşlıların gençleri geçtikleri görülmüş.


Bir çok araştırmalar bilgeliğin eğitim veya zeka düzeyiyle (IQ) artmadığını gösteriyor.


Yaşlı insanların anlaşmazlıklarda aracı olarak daha etkili, pazarlamada ve stratejik planlamalarda daha iyi oldukları düşünülüyor. Bilgelik bu mu?


Bilgeliği ölçmenin zorluğu, genç yaşlarda da bilge olunabilmesi, her yaşlının olgun, bilgili ve yerinde karar verememesi bilgelik konusundaki araştırmaları zorlaştırıyor.


Bilgelik genel tanımlara göre her kültürde, her çağda bir erginlik belirtisi veya bir yetenek olarak tartışılmış.


Bilgi ve bilge arasında yakın ilişki olmasına rağmen, çok bilgili olmak bilge olmak için yeterli değilmiş. Bilgelik önemli olanları bilmek ve buna göre yaşamakmış ve bilgilerin geçici ve sınırlı olduklarını da dikkate alıyormuş.


Aynı zamanda bilgelik gerçek bilgilerin sınırlarını aşabiliyor. Dünya sevgisi ve iyilik yapmayı da içine alıyor. Dünya sevgisi ve iyilik yapma içgüdüsü kuvvetliymiş böyle insanların.


Bilge insanların bu kişisel kaynaklarından dolayı zor zamanlara yaklaşımları daha pozitifmiş. Ve zor deneyimler bu özellikleri daha da geliştiriyormuş.


Bilge insanlar, doğanın, yaşamın ve toplumun çalışma şekillerine başkalarının aklına bile gelemeyecek şekilde olağanüstü bir derinlikle bakabiliyorlarmış. Aynı zamanda böyle kişiler inanılamayacak kadar bilgili oluyorlarmış ve yine inanılmaz bir şekilde etik değerlere saygılı oluyorlarmış. Doğru ve dürüstlermiş bilge insanlar.


Bilge kişiler derin ve sistematik bir şekilde düşünen, konuşan ve hareket eden örnek kişiler olarak sayılıyorlarmış. Ama çoğu zaman da yaşadıkları toplumdan daha derin düşünebildikleri, daha ileriye bakabildikleri için tepkilerle karşılaşıyorlarmış.


Anlaşılmaları ve kabul edilmeleri yıllar bile sürebilse de, kabul edildikten sonra cesaretleri için ve bu derin bakışlarını tüm tepkilere rağmen dile getirerek, kişisel riske girdikleri için geriye dönük olarak büyük hayranlık kazanıyorlarmış. Herkes bir zaman sonra ters gitmeye alışıyor demek mi bu? Kaç tane doğru var?


Ne düşündük şimdi? Kendimize mi baktık?


Bilgeliğin uzun yaşamayla ne kadar ilgisi var? Neden yaşı ilerleyince huysuz, inatçı olanlar var? Diğer taraftan başkaları her şeye çözüm bulabilen, deneyimli hayat kitabı gibi? Neden bazı genç insanlar da bilge olabiliyor?


Avusturya Klagenfurt Üniversitesi’nde bilgeliğin nereden kaynaklandığı araştırılırken ilk defa olarak insanların yaşam hikayeleri de dikkate alınmış. Psikologlar bilgelik ve olgunlaşmayla ilgili şimdiye kadar olan bütün kaynakları inceleyerek bir bilgelik modeli yaratmışlar. MORE Wisdom Modeli.


Bu teorinin Kaernten Eyaleti'nde çevreleri tarafından bilge kişi olarak görülen kırk kişiyle yapılacak araştırmalardan sonra kanıtlanılabileceği bekleniyor. Geliştirilen bu modele göre bilge kişilerde dört özelllik olduğu belirlenmiş.


-Bilge insanlar yeni deneyimlere ve değişikliklere açıklarmış, yeniliklerden korkmuyorlarmış.


-Kendi hislerini ve başkalarının hislerini anlamakta hassas ve üreticilermiş.


-Yaşadıklarını sorgulama, anlama, hissetmeye çalışma özelliklerinden dolayı hislerini daha iyi düzenleyebiliyorlarmış. Önce kendimizi anlamanın faydası mı?


-Ve son özellik olarak da idare hissi (sense of mastery) yaşamda herşeyin bizim kontrolümüz altında olmadığını bilmek, ama aynı zamanda bir çok şeyin elimizde olduğuna inanmak. Pozitif bir yaşam bilinci …


Karamsar değil yani bilge insanlar.


Bizim de işimize yarar mı bunlar? Yeniliklere açık mıyız?


Hassas ve üretici miyiz? Ne zaman, kiminle?


Kendimizi sorguluyor muyoruz? İçimizdeki gelir giderleri? Zamanımız  kim için var?


Yıl bitiyor. Her yerde bir yeni yıl havası. Işıklarla süslü caddeler, ağaçlar ... Ümitlerin sadece bir günün öbür güne geçmesine odaklandığı bir zaman gibi.


Avrupa'da Noel havası, şarkılarda sevgi ve barış kelimeleri. Bazı Avrupa ülkelerinde Noel çok sessiz geçer, düşündürür, bazılarında da Amerika'da olduğu gibi bir eğlenceli yemek havası vardır.


Sessiz de, gürültülü de geçse, sevinç ve hüzün duygularının birbirine çok yakın olduğu zamanlar. 


Kimsesiz çocuklar, yaşlılar, hastalar bekleyerek geçiriyor böyle günleri. Kimseli kimsesizlerin sayısı da çok yerde artacak gibi.


Her ülkede olduğu gibi, en sevinçli olarak haftalardır bu günleri bekleyen yine çocuklar. Şarkılar da olmasa, içlerinde sevgi ve barış. Üzgünken bir küçük çocukla konuşun. Hiç denediniz mi?


Bizim güzel yerimizi yağmurun verdiği renkler süslüyor. Doğanın sevinci … Fırtına olur bu günlerde, büyük gemiler sığınır bizim bu küçük cennet koyumuza. Balıklar için sakin bir zaman!

Yeni yıl geliyor. Günler yine uzamaya başladı ... Aydınlık ...Yakında yine çiçekler açacak ...


Neler yaptık bu yıl, gelen yıldan neler bekleyelim? Neler elimizde değildi? Hangi istediğimizden erken vazgeçtik?


Nasıl geçirdik yılı? Oynatmak istediğimiz taşın üstüne kaya koyanlar mı oldu? Kayayı hafifletenler de olmadı mı?  Bardak yarı dolu mu, yarı boş mu? Nasıl baktık bardağa? Nereden baktık? Ümitle mi, korkuyla mı?


Mutlu olanlar eskileri pek aramazmış. Nereye bakıyoruz? Hangi şeyler aklımızda kalacak? Hangi hislerle bitiriyoruz bu yılı? Ne zaman doyduk? Nasıl aç kaldık? Ne öğrendik?


Bilge kişilerle aramızdaki fark ne zaman başlıyor? Bizden de bilge kişi olur mu?


Bilge olmak için ne kadar bilgi, ne kadar sezgi -, ne kadar mantık, ne kadar his -, ne kadar olgunluk, ne kadar çocukluk -, ne kadar akıl ve ne kadar aklın dediğine aldırmamak gerektiği tartışılıyor ... Bilgelik çelişkili geniş bir alan.


Bilge kişiler çevrelerini ve yaşadıklarını olağanüstü bir mental serbestlikle algılayabiliyorlarmış ve yargılamaları bağımsızmış. Genel havadan etkilenmemek, pozitif bir yaşam anlayışı bu mu?


Doğruluk istiyormuş, vizyon istiyormuş Bilgelik.


Serbest düşünebilmek ... Bağımsız karar vermek …


Zor mu?


Yeni yıl, iyi bir yıl ...


Esen Miessen
Aphrodisias- Tisan


HABER-7