Dünden beri bekleyen yazım, Abid Vanlı’nın yazısı ile (ellerine sağlık ne iyi ettin de yazdın) daha da güncelleşince, ‘sıra bizde’ diyerek çıktık yola.

Ne iyi, haberimiz haber olunca, Trabzonlu Tarım İl Müdürü’nün kafasının tası atmış olmalı ki, Adana yolu üzerindeki 18 dönümlük alan için yeni bina yapacaklarını, (aklına yeni düşmüş demek ki) o sözü edilen ve bizim haberimize konu olan atıl alana hizmet binası için Tarım Bakanı Mehdi Eker’e de durumu izah ettiğini ifade ederek, “Burası benim babamın malı değil, bu alanı benim malım gibi gösteren kafalara kızıyorum” demiş.

Vay vay, vay! Uyan da balığa gidelim müdür!

Biliyorsunuz, daha önce, bir başka gazetede “Tarım İl Müdürlüğü’nde neler oluyor?” diye ne haber yapınca, ortalık ayağa kalkmış, Valilik Tarım İl Müdürlüğü hakkında soruşturma açmıştı.

Sonucu ne oldu bilmiyorum, inşallah valilik bu hususta bir açıklamada bulunur?

Tabi kimse kimsenin arazisini, arsasını, parasını silah zoruyla elinden almaz, alamaz. Tarım İl Müdürü bundan müsterih olsun! Maraş dağ başı değil. Buna kimsenin hakkı yok. Biz, her şeyin yasal çerçeve içerisinde olup-bitmesinden yanayız, tarafız. Kurumun adı Piserro ve Ali Rıza Kısakürek olsa da, fark etmez.

Bir şey daha söylememe izin verin, biz kimsenin avukatı değiliz, olmadık, olamayız da.

Yatırımcıların önünün açılmasından tarafız, o kadar! Ha, yeni hizmet binası yapacakmış, aferin, yapsın, helal olsun! İnşallah görmek nasip olur! Kendisini alkışlarım, kutlarım. Ama o kızdığı kafa kim, onu da açıklasın, yeter!

Evet, kimse kimsenin malını, arazisini, parasını zorla, tehditle, şantajla, silah zoruyla alamaz, gasp edemez. Kaldı ki kimsenin de böyle bir niyeti, hevesi, alışkanlığı yok. Allah’a şükür ülkede hukuk var, kanunlar var. Sonra, Maraş’ın dağ başı olmadığını Tarım İl Müdürü de bilmeli, bilmiyorsa, öğrenmeli.

Şimdi soruyorum, Tarım İl Müdürü, hangi kafalara kızıyor?

Tarım İl Müdürü, yaklaşık 4-5 senedir bu şehirde.

Çok da sevildiğini, başarılı olduğunu sanmıyorum. Çünkü kimlerle konuşsak, herkes yaka silkiyor. Kahramanmaraş’ta başarısız gösterilen 5-6 daire müdürlerinden birisi olduğu iddiası yaygın. İsterseniz gizli bir anket yaptırın, göreceksiniz. Bunun politikacılara da farkında. Ama politikacılar bazı şeylerin farkında olmadığı, olamadığı, bırakın kurumlara hâkimiyeti, kendilerinin bile farkında olmadıklarından, kurumlar ile aralarına ördükleri örümcek ağını yırtamadılar, kurumları başıboş bıraktılar. Denetleyemediler, soruşturamadılar, izleyemediler, söz bile geçiremediler. Pısırık, uyuşuk, mızmız kaldılar. Kabahat sende değil, seni şımartanlarda.

Evet, soruyorum; Tarım İl Müdürü, beş-altı meseleden ötürü ön incelemeye tabi tutuldu mu?

Bu meselelerden ötürü hangi kınama cezaları aldı? Hangi sebepten mahkemeye verildi?


4. Asliye Ceza Mahkemesi (dosya no: 2008-451 esas) görevini kötüye kullandığından dolayı mı yargılanıyor? Bu doğru mu?

Şimdi bize gelen bir vatandaşın (adı bizde saklı) posta ile gönderdiği mektuptan bazı satırlar aktarıyorum; ki yukarıdaki mahkeme dosya no.su ve kınama cezası aldığını, görevi kötüye kullandığını yazan o duyarlı, sorumluluk sahibi vatandaş. Dikkat!, dikkat!

“….. O günkü yazdıklarınızın tamamı doğru idi. ) Hayali hiçbir şey yoktu. Eksiği bile vardı. Şimdi bile araştırsanız, ne ‘diş’ olaylar çıkar. (burayı anlamadım, acaba ne demek istedi) İnşallah araştırmacı gazeteci olarak bunları araştırır, yayınlarsınız. Çünkü vebal altındasınız, görevinizi yapın lütfen!”

O duyarlı, sorumluluk sahibi vatandaş, bu bilgileri İdare Kurulu Müdürlüğünden de temin edebileceğimi yazıyor.

Okuruma teşekkür ediyorum.

TARIM İL MÜDÜRÜ, o kafayı açıklamak zorunda. Hem de bir basın toplantısı ile…