İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Hizmetleri A.Ş (İZULAŞ) şoförlerinden Hakan Türksever'in kullandığı otobüsün çarpması sonucu, haziran ayında hayatını kaybeden baba-kız, karşıdan karşıya geçerken yaya ve okul geçidiyle kavşak giriş ve çıkışlarını kullanmadıkları, taşıt yoluna birden bire çıktıkları için asli kusurlu bulundu.

İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesine ulaşan bilirkişi raporuna göre, kazanın olduğu 1396 sokağın ortadan devamlı beyaz çizgiyle bölündüğü, trafiğin gidiş-gelişli kullanıldığı ve 8 metre genişliğinde asfaltla kaplı olduğu belirtildi.

Yolun her iki yanında 3.20 metre yaya kaldırımı olduğu ifade edilen raporda, kazanın olduğu yere 15 metre mesafede sokak kavşağı olduğuna vurgu yapıldı.

Raporda, çarpma noktasının 105.30 metre ilerisinde ve 170.82 metre gerisinde otobüs durağı bulunduğu ifade edilerek, havanın açık, yol yüzeyinin kuru olduğunun tespit edildiği aktarıldı.

Hakan Türksever sevk ve idaresindeki 35 BMN 73 plakalı otobüsün, çarpma noktasına 170.82 metre mesafedeki otobüs durağından yolcu aldığı, 49 kilometre hızla gittiği belirtilen raporda, aracın seyir istikametine göre sokağın sağında bulunan kaldırımda yürüyen Rahime Korkmaz ve Mehmet Kaya'nın ani bir kararla karşıya geçmek istedikleri, bunu fark eden Türksever'in aracı sola çevirmek istediği anlatıldı. Raporda, buna rağmen çarpmanın önlenemediği, her iki yayanın da kaldırıma 1 metre mesafede yere düştüğü, aracın da orta şerit çizgisi üzerinde 7 metre mesafede durabildiği kaydedildi.

Kaza tespit tutanağına göre, her iki yayanın da kafa kısımlarının kaldırım, ayak kısımlarının cadde üzerinde olduğunun görüldüğü vurgulandı.

Bilirkişi raporunda şu görüşlere yer verildi:

''Yayalar Rahime Korkmaz ile Mehmet Kaya, bu kazanın oluşumunda, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 68. maddesinin b bendinde belirtilen, 'Taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayaların taşıt yolunu, yaya ve okul geçidi ile kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmeleri yasaktır' bendini ihlal ettikleri, yani çarpma noktasına 15 metre mesafede bulunan 1416 sokak kavşağını kullanmadıkları, yine aynı kanunun 84. maddesinde belirtilen yaya kusurları bölümünün 'taşıt yoluna birdenbire çıkma' bendi ihlal ettikleri için asli kusurlu olduğu, sanık sürücü Hakan Türksever'in bu kazanın oluşumunda aynı kanunun 52. maddesinin 'sürücüler hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar' bendini ihlal ettiği ve dikkatini yeteri kadar seyir istikametine vermediğinden tali kusurlu olduğu kanaatine varmış bulunmaktım.''

Bilirkişi, raporunda sanık Türksever'in olay günü alkollü olmadığının tespit edildiğine de dikkati çekti.

-MÜFETTİŞ RAPORU-

Alkollü araç kullanmaktan ehliyetine el konulmasına rağmen, otobüs kullanmaya devam eden İZULAŞ şoförü Hakan Türksever'in 16 Haziran 2010 tarihinde çarptığı baba ve kızının yaşamını yitirmesinin ardından, Vali Cahit Kıraç'ın isteğiyle Ankara'dan gelen müfettiş, geçtiğimiz günlerde olaya ilişkin raporunu tamamlamıştı.

Müfettiş Şahin Demir, raporunun sonuç bölümünde, Elektrik, Su, Havagazı, Otobüs, Troleybüs (ESHOT) Genel Müdürü Gül Şener ile İZULAŞ Genel Müdürü Zeynel Canol'un görevlerini tam olarak yerine getirdikleri, haklarında soruşturma ve incelemeye görev olmadığını yazmıştı.

Kahramanlar semtinde meydana gelen olayda, yolun karşısına geçmek için kaldırımdan inen Mehmet Kaya (80) ile kızı Rahime Korkmaz (36), 35 BMN 73 plakalı belediye otobüsünün çarpması sonucu yaralanmış, kaldırıldıkları hastanede hayatlarını kaybetmişlerdi.


Editör: TE Bilisim