Çokça düşündüm ve artık yerel konu yazmayacaktım. Çünkü yerel konuları yazınca birilerinin yardakçısı, destekçisi veya yancısı pozisyonuna konmanız çok kolay oluyor. Sanki biz bu memleketin çocuğu değilmişiz de cebimizi dolduracakmışız gibi hissediyorlar….

Yazımın en üst başlığına konu olan ve yazıyı kaleme almamı sağlayan Kahramanmaraş İl Emniyet Müdürü Saim Cebeloğlu. Öncelikle kendisini ziyarete gitmedim, şahsen tanışmadım ve boy boy fotoğrafım yok. Onu en başta belirteyim. Eee bunlar olmadıysa ne yazacaksın dediğinizi duyar gibiyim. 

Yaklaşık 10 yıldır gazeteciliğin polis adliye kısmında çalışan birisiyim. Yalnız bizimkisi bir aşk gibiydi. Hani siz kaza veya yangın görüntülerini izliyorsunuz ya hah işte onların perde arkasını çeken bizleriz. Canla başla çalışan, millete olan vefa borcumuzu ödemek adına gece 5’te gündüz 1’de veya sabaha kadar uyumadan haber geçtiğimiz dönemlerden bahsediyorum. Mesela ben polis telsiz melodisinden hangi ekibin anons ettiğini bilecek kadar severim mesleğimi. Bunları şunun için anlatıyorum, müdürümü tanımıyorum ama polisliğin perde arkasını bilirim…. 

Müdürümün ilk defa Kahramanmaraş’a tayin olacağını duyduğumda hemen sosyal medyaya girip Facebook’unu buldum ve ekledim. Ve bu köşeye konu olacakları da buradaki izlenimlerimden  yazıyorum. Duruşu olan birisinin yansımasını görebiliyorsunuz. Konular yanlış anlaşılmasın takım elbise giyipte makamda oturmuyor. Bir gün bakıyorsunuz Elbistan’da. Bir gün Bakıyorsunuz helikopter ile Engizek yaylasında. Bir gün bakıyorsunuz, dondurma yiyen bir ailenin yanında. Bu bile başlı başlına insanlar ile ilişkisinin farklı metodlar olacağını gösteriyor. Yüzündeki ağır duruşu Devlet terbiyesi aldığını, yeri geldiği zaman şefkati yeri geldiği zaman ise şehri ve ülkesi için canını hiçe sayacağını gösteriyor.

Bu yazacaklarımda yanlış anlaşılmasın kimseyi eleştirmiyorum kimseye de taş atmıyorum. Yani bürokrat değil. Sokağa hakim olan şehre hakim olur mantığı ile hareket ediyor. Ve bunları yaparken şehrin manevi iklimini de dokunuyor. Mesela hemen bir ailenin yanına gidip onlar ile sohbet ediyor. Mesela kendisini ziyarete gelen gençler ile de futboldan tutunda, devletin milletin geleceği hakkında sohbet edebiliyor. İzlenimlere göre vakit buldukça kitap okuyabiliyor. 


Hani bizim alışık olduğumuz emniyet müdürü profili değil. Ama böyle devlet adamlarını da herkesin ihtiyacı var. Tekrar beyan ediyorum, kimseyi eleştirmek, kimseyi kimse ile karşılaştırmak için yazmıyorum. Birilerine şirin gözükeyim birilerinin de tepkisini alayım diye de yazmıyorum. Tamamen müdürümün yansıttığı çizgiyi anladığımı ve bu çizginin ben şahsım olarak destekçisi olacağımı beyan ediyorum. Çünkü devlet, vatan, millet şuuru ile hareket eden bu metotla ilişki kuran bürokrat olmayan halk adamlarına herkesin ihtiyacı var…. 

Yazıma son verirken Kahramanmaraş’ın önümüzdeki günlerde daha güzel günlerin beklediğini şu anki izlenim ile görebiliyorum. Ve bu duygu düşünceler ışığında  Allaha emanet olun Kalın sağlıcakla diyorum….