Yazacaklarımın köşe ile daha iyi anlaşılacağını düşündüğüm için bu yazıyı kaleme alıyorum.

Beğenirsiniz, beğenmezsiniz, eleştirirsiniz, seversiniz, sevmezsiniz ama Bugün Türkiye Cumhuriyeti, geçmiş dönemlere göre büyük bir akılla yönetiliyor. Hamleler tek tek seçiliyor ve dünyaya mesaj veriliyor. Derin İngilizlerin, Derin Amerika ile arasındaki kavga sanırım en çok bize yaradı. Şimdi yerel bir sitesinin yerel bir muhabirinin bu konuyu ele almasına içten içe gülenler olabilir ama önemli değil ben bildiklerimi yazmak istedim sadece 


Ya bize yalan tarih öğrettiler ya da biz çok güçlüydük ama filmlerle bizi etki altına almaya çalıştılar . Hollywood Efeckts ile bizleri etki altına almayı seçtiler. Hatırlarsınız Ramboları. Neyse! Konumuz sulandırılmayacak kadar önemli. Hepiniz malumu AYASOFYA  ibadete bugün açıldı. Kadim bir geçmişe sahip Türkiye Cumhuriyeti, adım adım zaferine doğru gidiyor. 13 yıl önce başladığım mesleğimde hiç bu kadar Türkiye’nin ileriye gittiği bir ana denk gelmedim gibi Türkiye üzerine oynanan oyunları bu kadar net görmedim. Libya’da, Suriye’de, Sudan’da sayamadığım ülkelerde savaş veriyor.

 Dedem Abdulhamithan’ı anlamamanın cezasını 100 yılla ödeyen milletimiz artık kutlu zaferlere çok yakın. Bunu söylerken araştırdığım kaynaklar Türkiye’nin savaş tarihi, Rus Basını, Yunan Basını, Suriye Basını (basın kaldıysa tabi) Bulgar basını ve tabi ki Fransız basını. Fransızların üstünde durmak gerek. BUGÜN Fransa’nın hakim olduğu Afrika coğrafyasında Türkiye girdikten sonra 430 milyar dolar büyüklüğünde para kaybetti. 

Ortadoğu uzmanı olmasak ta, sadece bakıp yazacağımız o kadar çok şey varki. Türkiye artık yapı taşlarını sağlam zeminleri oturtup, gerektiğinde santracı çok iyi oynuyor. Size hemen örnek vereyim bakın biz Libya’da bazılarına göre çok ileriye gidince, Azerbaycan’a Ermenistan saldırdı. Hani batılı devletlerin Sultan Abdulhamithan için bir sözü vardı; “ O asasını Karadeniz’e batırır Akdeniz karışır” diye. Bugün bizde Navtex (savaş bölgesi) Yunanistan’a 580 KM uzaklıkta bize sadece 2 KM uzaklıkta bulanan Meis adasına askeri tatbikat yaptık. Şimdi mesajı net aldılar.

Frasna konusu yarım kaldı. Onu biraz açayım sonra da cümlelerime son vereceğim. İlk önce Türkiye’nin emin adımlarla yürüttüğü dış politika sayesinde Somali, Katar ve Sudan’da Türk üçgeni oluşturduk. (denizlerde oluşturduk) Yani bu şu anlama geliyor. Somali’yi korsan gibi gösterip oraya operasyon  düzenlemeye çalışan batılı devletlerin hepsine biz durun biz gereğini yaparız deyip Aden Körfezi ve Basra körfezini biz ablukaya aldık. Ve en büyük üstlerimizden birisini Katar’a birisini de Sevakin adasına yaptık. Şimdi yıllık sömürge geliri 750 milyar dolarında olan Fransa Afrika ve Ortadoğu coğrafyasından atılacağını anlayınca bağırmaya başladı. Türk üçgeni sayesinde savaş gemileri artık istediği gibi sıcak veya soğuk sularda yüzemeyecek. Yani S 400’ü kullanmasak bile artık bize yaklaşacak kimse kalmadı. Sudan, Çat, Nijer gibi ülkelerde gençlerin bağımsızlık ateşlerini yakıp, sömürü düzenini değiştirdik. Saydığım şeyler çok büyük etkileri olan adımlar. Türkiye artık zincirlerini kırdı. Size küçük bir örnek verip cümlelerimi bitiriyorum. Dünya’nın en iyi 8’inci İHA’sı olan Çin’li CAIG Wing Loong II Mayıs ayında Türk Aselsan şirketi tarafından yapılan LAZER silahı ile düşürüldü. Yani savaş tarihine geçen bu olay bile bizim zincirlerimizden kurtulduğum zaman neler yapabileceğimizin en büyük göstergesi.

KALIN SAĞLICAKLA

Mustafa Kılınç